After Death, by Nazim Hikmet
I spaced out on the lifeless voice of the past,
When I was passing by your house yesterday.
I cried again for the past times,
While your pretty face was alive in my dreams.
Why is this house so desolate today?
Where are you, old day, where are you, oh girl?
My heart is now alone without you, all alone,
While an old gloom is besetting your sorrow.
Her dream, at least you come and snuggle,
Find solace in this ailing heart.
See, she is also a widow crying for the past,
As days pass over and over again.
Why were you a yellow rose that would never fade,
I don’t know how it happened, you died so quickly.
Are you the one covered by the black soil,
While your eyes were living in mine, yesterday.
Is a grave the last place that you’ll stay
If the beautiful such as you, dies as well,
I sometimes believe the dead are alive
All old flames waiting there.
Öldükten Sonra, Nâzım Hikmet
Dalmıştım mazinin ölgün sesine
Evinin önünden geçiyorken dün
Geçmiş zamanlara ağladım yine
Hülyamda yaşarken o güzel yüzün
Neden bugün bu ev böylece ıssız
Nerde eski günler nerdesin ey kız
Sensiz gönlüm şimdi yalnız, yapyalnız
Derdini sararken bir eski hüzün.
Gel bari hayali yakın gel sokul
Bu hasta gönülden bir teselli bul
Bak o da maziye ağlayan bir dul
Birbiri üstünden geçtikçe her gün.
Niçin solmayan bir sarı güldün
Nasıl oldu bilmem ne çabuk öldün
Kara topraklarla sen mi örtüldün
Gözlerin gözümde yaşıyorken dün.
Bir mezar mı sana son açılan yer
Sen gibi güzeller ölürse eğer
İnandım ki bazen yaşar ölüler
Eski sevgililer önünde bütün.